İşleri yoluna koymak için her şeyi hemen yapmak gerekir. Nasıl olduğuna bakmaksızın. 'Elimde bir kaç iş vardı, hemen bitirdim, şimdi bununla uğraşıyorum ağabey!' demek gibi iyi hissettiren çok az şey var. Böyle durumlarda geriye dönüp bakmak boş iş gibi gelir insana. Sürekli bir sonraki iş ne ise onunla ilgilenirsin. Vakit kaybetmeye değmez geriye dönüp bakmak için. —Yaptım oldu işte. Sırada ne var? Kendimce gerekli bir iş olduğunu düşünerek bir yüksek lisans öğrencisinin yazmış olduğu kuvvet egzersizi kitabını geçen sene okumaya başladım. Büyük bir heyecanla başladım not almaya, önemli gördüğüm yerlerin altını falan çiziyorum. Ciddiyim anlayacağın. Bunu okuyup hem kendime hem de arkadaşlara daha güzel kuvvet antrenmanı yazma hevesindeyim. Kitap baya güzel gidiyor. Makalelere alıntı, terimlerin açıklamaları vs. gayet güzel. Yani nereden bakarsan bu bilgiler bizim spor fakültelerinde öğretilen bilgiler değil. Sonra kendi kendime dedim maşallah ya bu arkadaş kendini çok iyi yetiştirmiş ya da bu bildiğin kopyala yapıştır. Neyse, sonra baktım olay fare çalışmalarına kadar geldi. Dedim ki yok artık. Bu arkadaşlar fare çalışmaları falan okuyorsa helal olsun. Sonra kaynak gösterdikleri makaleyi okudum. Çok teknik olmayan özel bir derleme makalesi. Yine de dedim ki ben bu kemirgen cümlesini internette bir aratayım. Önce bir Google Translate ile çeviri araştırmasına başladım. İnternete yazdım arattım cümleyi, hemen çevirdi. Sonra o cümleyi başka yerlede aratınca pek bir şey çıkmadı. Sonra baktım bu arkadaş kimin adını sık sık kullanıyor. Chris Breadsley'e gözüm çarptı. Sonra Chris'in Medium'daki yazılarına bakmaya başladım. Rodent gibi kelimeleri arattım. Sonra baktım Chris'te aynı çalışmayı atıflamış. Sonra yazısında o bölüme gittim. Bakalım bunu Google Translate'e yazınca nasıl çevirecek diye düşündüm. Çeviriye baktım, lan dedim bu bana bir yerden tanıdık geliyor. Sende bak istersen. Bi yukarı kaydır önceki resme bak. Gel sonra tekrar aşağıdaki çeviriyi oku. Sonra dedim adam atıf yapmış yazısında. Tekrar bakayım nedir bu 3 numaralı atıf. Chris'e mi atıf yapmışlar yoksa çalışmaya mı? Ee bu bilginin geldiği çalışma, iyide bu cümleyi Chris yazmış. Chris'in hakkı neden vermedin be zalım? Neyse, sonuç olarak, ben bu bilgilere az bir uğraşla ulaştım. Çokta önemli değil. Zaten bu olay geçen sene yaşandı ve ben bizim camiadan sadece bir arkadaşa söyledim, o da çok önemsemedi, bende üstüne pek düşmedim. Kitabı kapattım, yoluma baktım. Şimdi niye yazıyorsun diye sorarsan, bugün şöyle bir manzarayla karşılaştım. Şimdi bunu görünce ne desem bilemedim. Ulan vesaireyi saymazsak tabi. Sonra şu ulvi sonuca vardım. Herhalde önemli olan işi yapmak. Yap geç. Arkana bakma. Bir iş yaparken öğrendiklerinle, yaptığın hatalarla illaki bir kademe kaydediyorsun. Sonra başka bir iş çıkıyor karşına derken zaten ötekilerin önüne geçmişsin. E bunun parası falan gelince de kendine yatırım yapıyorsun ve yine öne geçiyorsun. Fake it until make it diyorlar ya. Aynen öyle. Öteki türlü çok detay düşünüyorsun, o mu olsun bu mu olsun derken zaten az olan kaynak düşünmeyle tükenip gidiyor. Neyse bakalım kitap inşallah işe yarar da insanlar bir şeyler öğrenir. Yorum varsa gönderin gelsin. İlla ki sizin başınıza da gelmiştir böyle şeyler.